HİZMETİ KAPALI VE BEDEVİ BİR TOPLUM HALİNE GETİRMEK KİMLERİN İŞİNE YARAR?

Es-Selamu Aleykum, ben eleştirince ajan, müfteri, münafık diyenler, Sait Sefa, Fuat Baran, Mahmut Akpınar, Ahmet Kuru, Gökhan Bacık, Bülent Korucu ve diğer eleştirenleri de mi aynı şekilde niteyecekler?

Karl Popper der ki, "Açık toplumlar, toplumsal politikaların maksat dışı sonuçlarının açık biçimde eleştirildiği ve bu eleştiri doğrultusunda değişimlerin sergilendiği toplumlardır." 

Hizmeti kapalı ve bedevi bir toplum haline getirmek kimlerin işine yarar? 

Hizmetin son kalan fertlerinden düşünemez, eleştiremez, kitle bile haline gelememiş itaatkar bir yığın haline getirmeye çalışıyorlar. Bir toplum eleştirilmeye ne kadar kapalıysa yönetilmesi o kadar kolaydır. 

Peki Hizmeti H.E mi yönetiyor? Yoksa H.E'yi dört duvar arasına sıkıştırıp iletişim olanaklarını bloke eden ve H.E'den rol devşirmeye çalışan bir güruh mu yönetiyor? 

Bu soruları sormam kimleri neden rahatsız ediyor hiç düşündünüz mü?

Hizmete farklı mecralardan devşirilen bu provokatörler hem de kaç kere göstere göstere H.E'yi şehit edebilecekleri yönünde üstü örtülü tehditler savurmadı mı? 

Buna dikkat çekmek Hizmet içinde büyük bir günahmış gibi beni suçlamadılar mı?

En büyük hataları, Hizmet içinde yetişen fertlerin iyi eğitimli birer birey olduğunu unutmalarından kaynaklanıyor. Ajan ve provokatörler ne derse desin H.E'yi ne kadar kontrol altına almaya çalışırlarsa çalışsınlar. Samimi Hizmet erleri o camdan kulelerinizi yerle bir edecek ve H.E'ye yapmış olduğunuz bu zulme bir son verecek. Yıkılacak yurt dışındaki saltanatınız çok az kaldı. Bekleyin göreceksiniz!

Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!

SİZE GÜZEL BİR HABERİM VAR! HİKAYELERİNİZ ARTIK HİZMET ERLERİNİ KANDIRAMIYOR.

 

Es-Selamu Aleykum, şu videoyu izleyin arkadaşlar!

Ben yurt dışında yaşayan tuzu kurular lüks içinde yaşıyor dediğimde bana kızıyorlar. Hadi her şeyini tevil ettiniz lüks araçları ve evleri nasıl tevil edeceksiniz?

Hakan Şükür ve diğerleri gibi Türkiye'de toplanan himmetler ile yurt dışında sefa sürenler sözde münzevi bir hayat yaşamakta. Herşeyi geçtim bari bunu kameralar karşısında yapmayın. Anadoluda onbinlerce mağdura rağmen nispet yapar gibi gel beni çek hangi vicdana sığar? Allah insanı iddiasından vurur! Sahabe gibi yaşam bu mu?

Sahabe ve Asr-ı Saadet güzellemeleri yapanlar hangi sahabe Beyda hanım gibi Hicret ettikten sonra İslam'ın en önemli farzı olan tesettürü terk etti?

Yurt dışındaki tuzu kurular, 700 küsür bebek hapiste Tweetleri atar ama ne lükslerin vazgeçebilirler ne de anadolunun mazlum ve mağdur halkına yardımda bulunurlar. Size güzel bir haberim var hikayeleriniz artık Hizmet erlerini kandıramıyor.

H.E'yi saran ajan provokatörler yurt dışında kendi seçkinler sınıfını oluşturdu kaynak sıkıntısını gidermek için de Türkiye'de kalan Hizmet erlerini Hicret adı altında köleliğe davet ediyorlar.

H.E'nin yakın bir tarihte, kendini şehit etmeye ve tahakküm altına almaya çalışan bu ajan provokatörlerin elinden kurtulacağını ümit etmekteyim. Herkesin bir hesabı varsa Allah'ın da bir hesabı var unutmayın.

Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!

BU HALİN BİR GAFLET DEĞİLSE, AFFEDİLEMEZ ÇOK BÜYÜK BİR İHANET!

Es-Selamu Aleykum, geçen haftaki yazımdan bu yana bana ulaşan eposta ve dm'lerde yer alan temel nokta şu;
 

17/25'te Hizmetin kendi payına çıkarması gereken dersleri ısrarla ve inatla reddetmesi, gerçekçi çözümler bulmak yerine işi hizmet içindeki seçkinlerin kan davası olarak görülmesine neden oluyor. Daha önceki öngörüsüzlüklerden daha büyük bir gaflet hali ortamı sarmış durumda. 

Türkiye'deki yüzbinlerin hayal kırıklıkları ve kararsızlıkları artık başka bir boyuta evriliyor.
 

Bu hadise küresel vizyonu terk edip, Zarrab gibi ucuz bir adamın kuyruğunda küresel bir oyuncağa dönüşüyor olmanın tescili olarak kabul ediliyor. 

Üstünden 4 yıl geçmiş, önce bozulmuş şimdi de çürümüş bir yemeği tekrar ısıtıp masaya koymanın ve bunu bir kurtuluş reçetesi gibi satmanın hizmete maliyeti tahmin edilenden çok daha büyük olacak.
 

Hizmetin tuzu kuruları kendi hamlelerine o kadar odaklanmışlarki karşısındakinin onlara vereceği ölümcül cevap hakkında en ufak bir fikir sahibi bile değiller. 

Ben burada Hizmete ve tarihe karşı önemli bir görevi icra ettim. 

Bu uyarılara kulak verilseydi, PROBLEMLERDEN ÇIKIŞ ve KURTULUŞ için bir ümit doğacaktı. 

Ancak böyle olmadı. Şu an son sahnenin son perdesine hızla yaklaşıyoruz. Buna dur demeyen herkes bu yok oluşun sorumlusu olacaktır.
 

Unutma tek hamle sahibi sen değilsin. Bu halin bir gaflet değilse, affedilemez çok büyük bir ihanet!
 

Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!

YA SATRANÇ TAHTASINA OTURMAYACAKSINIZ YA DA ÜÇ HAMLE SONRASINI GÖREBİLECEK YETERLİLİĞE SAHİP OLACAKSINIZ!

Es-Selamu Aleykum, ben bu adamlar stratejik düşünemezler hepsi miyop 2 metre ötesini göremez dediğim zaman bana kızıyorlar.
 

Zarrab özelinde Halkbank olayının ABD'ye taşınması bir yolsuzluk değil uluslararası bir operasyon olduğu algısını kamuoyunda güçlendirecek ve güçlendirmektedir. Bu Hizmet'in "egemen güçlerin taşeronu" olduğu algısını Hizmet eliyle kuvvetlendirmekten başka birşey değildir.
 

17/25'in milli bir operasyon olduğuna inanan hizmet erlerinin işin içine ABD girince kafasının karıştığını ve hükümetin "bu bir uluslararası operasyondur" tezini doğruladığını akledemiyor musunuz?
 

Ya satranç tahtasına oturmayacaksınız ya da üç hamle sonrasını görebilecek yeterliliğe sahip olacaksınız. Bunlar yine bir hamle sonrasına odaklandılar iki hamle sonra nasıl boşa düşeceklerini hesap edemez bir körlük içine düştüler.

"Mücadele, teknik bir konu" olduğunu mahalle kavgası gibi abanarak sürdürülemeyeceğini hala anlayamadılar. Cevdet Türkoğlu ve Ali Ursavaş kıvamında öngörüsüz, ucuz operasyon yapma alışkanlığını ne zaman terk edeceksiniz?
 

İlhan Tanır'dan 100 kat daha milli olan Adem Yavuz Arslan ve Önder Aytaç'a bu işleri verseydiniz 2.'yi değil ama 1.5'cu hamleyi görebilirdiniz. @WashingtonPoint @ademyarslan @OnderAytacPhD
 

Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!

HERKESİN BİR AKLI VAR GÖRÜŞÜ VAR VE BUNU İFADE ETME HÜRRİYETİ VAR

    Es-Selamu Aleykum, Gökhan Bacık @GokhanBacik ile Ahmet Kuru'nun @dr_ahmetkuru yazdığı yazılarla ilgili bana eposta ve dm'ler geliyor.

http://kitalararasi.com/2017/10/31/ahmet-kurunun-yazisi-sonrasi-dusunceler-gozlemler-gokhan-bacik/

http://kitalararasi.com/2017/10/23/liderler-ahlaksizlik-ve-peygamber-ornegi-problemi-ahmet-kuru/
 

    Bu iki arkadaşa da bana yaptıkları gibi akla ziyan iftiralarda bulunuyorlar. Ben bu arkadaşların ortaya koyduğu mülahazaların tamamına mutabık değilim. Mutabık olmamam onların linç edilmesine seyirci kalacağım anlamına gelmez. Herkesin bir aklı var görüşü var ve bunu ifade etme hürriyeti var. Ağzını açan herkesi linç etmek faşizm değil midir? Tiranlık değil midir? 

    Gökhan Bacık "bazı kliklerin oluşmasına izin verdi ise bu ayrı bir liderlik sorunudur" diyerek H.E'yi sorumlu tutuyor. Geçmişten beri Türkiye'de masadan bardak düşüp kırılsa bunu H.E'ye bildirme durumunda olanlar, H.E'yi aslında düşünemez ve muhakeme edemez durumuna düşürmeye çalıştırlar. Atalarımızın bir sözü var "Taş yerinde ağırdır" diye H.E'nin ağırlığı dini liderlikte iken O'na servis başkanı muamelesi yaptılar. O kadar dezenformasyona tabi tuttular ki H.E'yi ve dolayısıyla Cemaati paranoyak hale getirdiler.
 

    Hayatında hiçbir iş yapmamış hatta meslek sahibi olmayan insanlar, yüceler, baş yüceler v.b. gibi sıfatlarla Hizmet üzerinden geçinen asalaklara dönüştüler. Bu asalaklara dokunulmaz ve haklarında laf söylenmez adamlarmış gibi bize yıllarca yutturdular.
 

    Enver Altaylı gibi kaşarlaşmış bir ajanı Hizmet'in akıl hocası haline getirmek kimin fikriydi? Ah Mısır'lı "Sait" seni öldüğünde toprak bile kabul etmeyecek.
 

    Bana küfür ve hakaret edenlere bile hakkımı helal ediyorum. O kadar saflar ki bildiklerimi bilseler böyle amel etmezlerdi.
 

    Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!

TEDBİR DİYE BİR İNSANIN MÜSLÜMANCA YAŞAMA HAKKINI NASIL ELİNDEN ALIRSINIZ?

 

    Es-Selamu Aleykum, bugün ÖDS konusunda oldukça dokunaklı ve uzun bir mail aldım.
 

   Bana askerlerle evlendirilecek bayanların nasıl baskılara maruz kaldığını uzun uzun yazmış. Çok afedersiniz başının açtırılmasından bikini giydirilmesine kadar acı ve acıklı süreci anlatmış.

   Ben ilke olarak mail ile gelenleri buraya yazmayı uygun bulmuyorum ama ablanın rızasını alarak yazıyorum. Yine de bahsettiği isimlerden ve olaylardan burada söz etmeyeceğim.
 

   Tedbir tedbir de bir insanın müslümanca yaşama hakkını nasıl elinden alırsınız? Bunları anlatan abla sabah akşam tövbe istiğfar edip yaptıklarının affını diliyormuş.
 

  Sırf bilgi toplasın ve adam düşürsün diye insanların mukaddes bir kurumuna karışmak ahlaksızlık değil de nedir? Bu konulardan H.E'nin bilgi sahibi olmadığını biliyorum. Çünkü bu tarz durumlar bölge İmamlarının insiyatifinde.
 

   Bunları anlatan ablanın aktardığı kadarıyla çok afedersiniz hususilerin ilişki süreleri dahi kayıt altına alınıyormuş. Bir topluluğun en çekirdek kurumu olan aile yapısını baltalarsanız o topluluğun ayakta kalma şansını elinden alırsınız.
 

    Bu çarpık zihniyet yüzünden suratımıza yediğimiz şefkat tokatlarını sayamaz hale geldik.
 

    Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!

BİZLERİ SOYSUZLAŞTIRMAK MIDIR HİCRET?

   Es-Selamu Aleykum. Şimdi sorduğum sorulara samimi cevaplar bekliyorum.
 
   Allah aşkına! Türkiye'de Hizmet'in dostu kim kaldı? Bizi destekleyen tek bir siyasi partiden veya stk'dan veya bir vatandaştan bahsedilebilir mi? Almanya'daki kamplardan vaziyet anlaşılmıyor olabilir ama sokaklarda bizden yana tek bir insan göremiyorum.
 
   Şimdi bize "HİCRET ET" diyorlar! Yüzlerce mail aldım. Gidilen ülkelerde insanımıza, tek tek ülke güvenliğini ilgilendiren konularda sorular soruyor, masanın öbür tarafında angaje formu dolduruyorlar. Polis, Asker, Hakim, Savcı isen muamele farklılaşıyor.
 
   Adam köpeğin önüne bir parça kemik atar gibi kendi ülkesine alma karşılığında insanımızdan ülkesini satmasını istiyor.
 
   Bizleri soysuzlaştırmak mıdır HİCRET?
 
   Şimdi bize ASR-I SAADET güzellemeleri yapmayın. Asr-ı Saadet'te Resulullah (s.a.v.) vardı. Ancak Onlar zulme uğrasalarda fitneye girmediler ve kardeşlerine yalan söylemediler. Fitneye fırsat vermediler ve kendi öz kardeşlerini ATEŞE terk etmediler. Orada tuzu kurular, ajan provokatörler yoktu.

   Siz böyle devam ederseniz anadoludaki mazlumlar kendi kaderlerini tayin etme cihetine gidecekler.
 
   Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!