ASIL SORUMLU ZAVALLILAR MI YOKSA KUKLACI ŞER ÇETESİ Mİ?

Es-Selamu Aleykum, geçenlerde Bülent Keneş eksikte olsa çok güzel bir konuya değinmiş.

http://www.tr724.com/hocaefendi-ve-hizmet-hareketine-asil-ihanet-edenler/

Yazının başlığı "HOCAEFENDİ VE HİZMET HAREKETİ’NE ASIL İHANET EDENLER" Kim bu ihanet edenler? Sadece soruları çalanlardan mı ibaret? Yoksa bu işin arkasında HE'yi kontrol altında tutmaya çalışan şebeke mi var? 

Şimdi yazıyı inceleyerek karanlık ağa bir ışık tutalım. Öncelikle Bülent beyi bu cesur tavrı için kutluyor ve bahsedeceğim diğer konulara da değineceğini temenni ediyorum. Burada sadece soruları çalan küçük bir ayak takımına yüklenmek yersiz bu zavallıları maşa olarak kullanan sözde ABİLERE de bir çift laf etmek gerek.

 

Bülent bey bunları zaten adı üstünde ZAVALLILAR olarak nitelemiş. O'nun da aslında soru hırsızlığı yapan bu aciz insanların efendisiz hayat bulamayacağını bildiğini çok iyi tahmin ediyorum. Bunlar sadece birer piyon ve kukladan ibaret.

Hizmet içinde bu piyon ve kuklalar kendi kuklacıları tarafından işleri bittiğinde zaten eritilir gider asıl mesele KUKLACI ŞER ÇETESİ onlara ne olacak? Yapmış oldukları ihanetlere, girdikleri kul haklarına ve işledikleri itibar cinayetlerine devam mı edecekler?

Ben en basit sorularda bile linçe maruz bırakılırken onlar yaptıkları yanlarına kar kalarak havuzlu villalarda yaşayıp, 4x4'lere binmeye devam mı edecekler? Onların işledikleri binlerce suçu neden Türkiye'de yüzbinlerce insan çekmek zorunda?

Haşa ben kadere isyan etmiyorum ama bu çete çökertilmediği sürecek daha kaç kişinin canının yanacağını Allah bilir. Aynı çete üyeleri Hizmeti "bylock, banka, abonelik, Dernek ve sendika üyeliği" gibi tuzaklara çektikleri halde neden bu konuda bir şey yapılmadı?

Bu çete ve yaptıkları icraatlar sorgulandığı zaman sorgulayanlar neden "hain, ham, ajan" vs diye itham edilip zan altında bırakıldı? Herkes varını yoğunu satıp bankaya yatırırken neden bu adamlar Türkiye'deki tüm parasını alıp yurtdışına kaçtı?

Demek ki yukarılarda birileri başkalarıyla da iş tutuyor. Artık cesur bir kalemin bunları yazması gerekiyor. Yurtdışında kimlerin sırça köşklerde şerbet içip 4x4'leriyle güneşin batışına yol aldığını zaten herkes çok iyi biliyor.

Bilinen haksızlıklar karşısında susan da dilsiz şeytandır. Mazlum ve mağdurlar inim inim inlerken Eno Terra Restaurantta Banana Bread Pudding kaşıklayarak 600 küsür bebek hapiste, cezaevindekiler açlık susuzluk çekiyor Tweetleri atanlar bunun hesabını er ya da geç verecekler.

Ey HİZMET, Allah rızası için ÖZÜNE DÖN!!!